Neler yeni

En Ünlü Seri Katiller: Gelmiş Geçmiş En Korkunç 6 Seri Katil

Genc_Beyin

Administrator
Yönetici
Katılım
5 Eyl 2022
Mesajlar
1,977
Tepkime puanı
0
Puanları
36
Web sitesi
www.webgezginler.com
ed-gein_6tgd.jpg

1: Ed Gein​

Aslında geleneksel seri katil tanımını tam olarak karşılamasa da Ed Gein tüm zamanların en şeytani isimlerinden bir tanesi. Hatta bu korkunç şöhretinden dolayı Psycho, Kuzuların Sessizliği ve Teksas Katliamı gibi ünlü filmlere konu oldu. Asıl adı Edward Theodore Ed Gein olan bu korkunç katil 27 Ağustos 1906 tarihinde Wisconsin, La Crosse County'de dünyaya geldi. Anlaşamayan ama boşanmanın da yasak olduğunu düşünen bir aile içerisinde büyüdü. Çocukluk yıllarında annesi okula gitmek dışında dışarı çıkmasına izin vermiyordu. Ayrıca çocuklarına kendisi hariç tüm kadınların şeytanın aletleri olduğunu söylüyordu. Ölüm ve ilahi ceza gibi kavramlar ile büyüyen Ed Gein annesinden çok etkilendi. Ne kadar etkilendiği Gein’in kadınsı tavırlarından belli oluyordu ve bundan dolayı zorbalığa maruz kaldı. Böylece yalnız ve sevgisiz bir hayat geçirdi.

Ed Gein memleketi olan Wisconsin’de akıl almaz suçlar işledi. Bunlar arasında en akla kazınanı mezarlıklardan cesetler çıkarması ve ölülerin derilerinden kupa, lamba ve benzeri aksesuarlar yapmasıydı. 1957 yılında polis Gein’in evinde ceset parçaları buldu ve sonra adam iki kadını öldürdüğünü itiraf etti. İki cinayetten yargılandı, ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı ve ayrıca psikolojik sorunları olduğu düşünülerek akıl hastanesine yatırıldı. Ed Gein’in evinde bulunanlar arasında öldürdüğü kadınlardan bir tanesinin başı, insan kemik parçaları, dört tane burun, derilerden yapılmış bir abajur, bir kemer ve daha pek çok iğrenç şey vardı. Bu şeytani katil neyse ki daha fazla insanın canını almadan yakalandı fakat yine de tüm zamanların en rahatsız edici isimlerinden biri olarak tarihe geçti.

jack-the-ripper_mqld.jpg

2: Jack The Ripper (Karındeşen Jack)​

Muhtemelen herkes hayatında bir kez olsun Karındeşen Jack ismini duymuştur. 1800’lü yılların sonunda Londra’da ortaya çıkmış olan Jack The Ripper tarihin en çok sansasyon yaratan seri katillerinden bir tanesi. Sahip olunan bilgilere göre 1888 yılında ortaya çıkan Karındeşen Jack, en az beş kadını öldürdü ve ayrıca vücutlarını hiç alışılmadık bir şekilde parçaladı. Ortaya çıkan cesetler Karındeşen’in insan anatomisine oldukça hakim birisi olduğunu gösteriyordu. Fakat suçlu hiçbir zaman yakalanmadı ve onlarca insanın hayatını karartarak ortadan kayboldu. Dahası hiç kimse Karındeşen Jack’in kimliğini bile tespit edemedi.

Karındeşen Jack'e atfedilen beş cinayetin tümü, 7 Ağustos ile 10 Eylül 1888 tarihleri arasında, Londra'nın Doğu Yakası'nın Whitechapel semtinde veya yakınında, birbirine birkaç kilometre mesafede gerçekleşti. İddiaya göre, katil tarafından Londra Metropolitan Polis Teşkilatı'na bir dizi mektup gönderildi ve insanlar onun korkunç cinayetleri hakkında alay ederek gelecek cinayetler hakkında spekülasyonlar yarattı. "Karındeşen Jack" takma adı da bu saldırılar sırasında yayınlanan bir aldatmaca olabilecek bir mektuptan alındı.

Geçtiğimiz yıllar boyunca Karındeşen Jack'in kimliğiyle ilgili çeşitli teoriler üretildi. Bunlar arasında Polonyalı bir göçmen ve hatta Kraliçe Victoria'nın torunu olan ünlü Viktorya dönemi ressamı Walter Sickert'i suçlayan iddialar yer alıyordu. Yüzden fazla kişinin suçlu olduğundan şüphelenilse de asla gerçek ortaya çıkmadı. Böylece tüm zamanların en meşhur seri katillerinden olan Karındeşen Jack bir bilinmez olarak kaldı.

donald-henry-gaskins_5ogh.jpg

3: Donald Henry Gaskins​

Donald Gaskins 13 Mart 1933 tarihinde Güney Carolina, Florence County'de doğdu. Donald Gaskins genç yaştayken arkadaşları tarafından alay edildi ve küçük vücut yapısı nedeniyle ona "Pee Wee" takma adı verildi. Şiddet ve alay, üvey babasının onu dövdüğü evinden diğer çocuklarla her gün kavga ettiği okuluna kadar onu takip etti. Gördüğü bu sevgisizlik ve psikolojik şiddet onu Güney Carolina'daki en üretken seri katiller bir tanesi haline getirdi. Donald Gaskins on bir yaşındayken okulu bıraktı ve bir garajda arabalar üzerinde çalışmaya başladı. Orada çalışırken, Danny ve Marsh adında iki çocukla tanıştı. “The Trouble Trio” adını verdikleri bu üçlü hızsızlık, şiddet ve taciz gibi korkunç suçlarına başladılar. Kısa süre sonra yakalandılar ve aileler tarafından dayak yediler. Bu olay üçlünün ayrılmasına neden oldu ama Donald Gaskins hırsızlık yapmaya tek başına devam etti.

Yine bir soygun sırasında onu gören genç bir kız ile kavga etti ve kıza baltayla saldırdı. Öldürme niyetiyle saldırıdan yargılandı ve hapse girdi. 18 yaşına gelene kadar Güney Carolina Endüstri Erkek Okulu'na gönderildi. Okuldan ayrıldıktan sonra sigorta dolandırıcılığı için kundaklama işine girdi. Bir gün kundaklamaları onun yaptığını anlayan bir kızla kavga etti ve kızı baltayla öldürdü. Bu olay sonrasında kendisini yine hapiste buldu. Hapisanede de adam öldürmeye devam etti. Cezasını tamamladıktan sonra Donald Henry Gaskins’in hayatında hiçbir şey değişmedi. Hırsızlık ve tecavüz gibi suçlardan yakalanıp hapise girmeye devam etti. Amerikalı seri katil hayatı boyunca on beşten fazla insanı vurarak, boğarak ve bıçaklayarak öldürdü.

aileen-wuomos_wwaq.jpg

4: Aileen Wuomos​

Her ne kadar seri katillerin çoğunluğu erkeklerden oluşsa da tarihte tüyler ürpertici suçlar işlemiş kadınlar da bulunmuyor değil. Aileen Wuomos da bu korkunç insanlardan bir tanesi. Aileen “Lee” Carol Wuornos, 29 Şubat 1956'da Rochester, Michigan'da doğdu. Babası, doğumundan sonra çocuk tacizinden hüküm giydi ve birkaç yıl sonra hapishanede yattıktan sonra kendini öldürdü. Wuornos'un annesi, onu ve erkek kardeşini gençken terk etti. Wuornos 11 yaşına geldiği zaman para, bira ve sigara karşılığında cinsel ilişkiye girmeye başladı ve tek çocuğunu 14 yaşında doğurdu. Kısa bir süre sonra ormanda yaşayarak ve genellikle takma adlar ile otostop yaparak evden uzakta daha fazla zaman geçirmeye başladı. 1980’lı yıllarda başı sürekli derdi girmeye başladı. 1991 yılına gelindiğinde, sicilinde yasadışı ateşli silah bulundurma, sahtecilik, saldırı ve soygun gibi suçlar bulunuyordu.

Aileen Wuomos 1986'da Florida’daki bir barda Tyria Moore ile tanıştı ve 1991'deki son tutuklanmasından hemen önce biten yoğun bir romantik ilişkiye başladılar. Bir kadınla ilişkiye başlamış olması ve geçmişinde yaşadıkları onun erkeklere olan nefretini körükledi. Bu sırada geçinmek için çalıntı malları satıyorlardı. Polis çalınan malların izini sürerken Wuomos’un işlediği cinayetleri de keşfetmiş oldu. 1989 yılından 1990'ların sonlarına kadar, Florida'nın merkezinde yedi farklı orta yaşlı beyaz adamın cesedi bulundu. Aileen Wuomos tüm kurbanlarının arabalarını çalmadan onların tüm eşyalarını çalıyor ve öldürüyordu. Nihayetinde yakalandı ve hayatı boyunca orada kalmak üzere hapise atıldı.

elizabeth-bathory_odzn.jpg

5: Elizabeth Bathory​

Elizabeth Bathory için tarihin en eski seri katilerinden bir tanesi denilebilir. Kanlı Kontes adı ile de tanınan Kontes Elizabeth Bathory de Ecsed, 1560 ve 1614 arasında yaşayan bir Macar soylusuydu ve 16. ve 17. yüzyıllarda yüzlerce genç kadının ölümünden sorumlu tutuldu. Báthory 1575 yılında bir baronun oğlu ve aristokrasinin başka bir üyesi olan Ferenc Nádasdy ile evlendi. Çiftin ihtişamlı düğünlerine yaklaşık dört bin beş yüz kişi davet edildi. Kocası Nádasdy, 1604'te bacaklarındaki dayanılmaz ağrılardan dolayı sonunda kalıcı olarak sakat kaldıktan sonra öldü. Kocasının ölümünden sonra Elizabeth Bathory’nin canilikleri hakkındaki dedikodular da insanlar arasında yayılmaya başladı. Köylü kadınların öldürüldüğüne dahil dedikodular yayılıyordu fakat soylu kadınların da ölümü ile iş ciddiye bindi.

1610 yılında Kral Matthias iddiaları araştırmak için György Thurzó'yu görevlendirdi. Thurzó çevrede yaşayan üç yüzden fazla tanığın ifadesini alarak geniş çaplı bir araştırma yürüttü. Bu araştırma üzerine Elizabeth Bathory tutuklandı ve evinde bulunan ölmek üzere olan kadınlar da bu araştırmanın sonucunda elde edilen bilginin kesinleşmesini sağladı. Tanıklıklara göre Bathory’nin ilk hedefleri 10 ila 14 yaşları arasındaki hizmetçi kızlardı. İki mahkeme yetkilisi, Bathory'nin genç kızlara işkence ettiğine ve sonra da onları kızları öldürdüğüne bizzat tanık olduklarını iddia etti. Hayatta kalanlar ve tanıklar da kurbanların şiddetli dayak yediğini, ellerinin yakıldığını, dondurulduğunu ve açlıktan ölüme maruz kaldığını bildirdi. Bathory'nin kurbanlarının dudaklarına veya vücut kısımlarına iğneler batırdığı, onları makasla bıçakladığı veya göğüslerini, yüzlerini ve uzuvlarını ısırdığı söylendi.

irina-gaidamachuk_z2an.jpg

6: Irina Gaidamachuk​

Irina Gaidamachuk 1972 yılında Sovyetler Birliği’nde dünyaya geldi. Küçük bir kızken bile ailesinin onu kontrol etmekte zorlandığı ve sürekli çevresindekilerin başına bela açtığı biliniyordu. Genç bir kız olduğu zaman alkole, özellikle de votkaya olan düşkünlüğü işleri daha da zorlaştırdı. Ailesi de alkole çok düşkün olduğundan dolayı bunun gençken görerek edindiği bir alışkanlık olduğuna inanılıyor. Daha sonra kocası Yuri ile tanıştı ve çiftin iki çocukları oldu. İlk başlarda oldukça yolunda giden evlilikleri Irina’nın içki problemleri nedeniyle sallanmaya başladı. On dört yıl boyunca Irina ile evli kalan Yuri, Irina tutuklandıktan sonra bu süre boyunca karısından bir kere bile şüphelenmediğini ve böyle kötü şeyleri nasıl yaptığını anlamadığını bildirdi.

2002 yılında Irina Gaidamachuk yaşlı kadınları takip etmeye ve öldürmeye başladı. En genç kurbanı 61 ve en yaşlısı da 89 yaşındaydı. Kurbanların güvenini kazanmak ve evlerine girmek için sosyal hizmetler uzmanıymış gibi davranıyordu. İçeri girdikten sonra da zavallı kadınların kafasını bir çekip veya baltayla parçalayıp öldürüyordu. Ayrıca kurbanlarının evlerini yakıp daha sonra gaz kaçağı ve benzeri kazalardan olmuş gibi gösterdiği olaylar da yaşanmıştı. Irina Gaidamachuk’un öldürmesinin arkasındaki motivasyon aslında alkol bağımlılığıydı. Yaşlı kadınlardan çaldığı para ile votka almayı hedefliyordu. Uzmanlara göre Irina Gaidamachuk öldürdüğü on yedi kadından toplamda sadece iki bin euro çalmıştı. Ama sadece yirmi euro için bile birini öldürdüğü oluyordu. Sekiz yıllık süre boyunca Irina Gaidamachuk on sekiz kişiye saldırdı ve on yedisini öldürdü. Sonuncu ve öldürmeyi başaramadığı tek kurbanı 81 yaşındaki kadın Irina’nın yakalanmasını sağladı.
 
Üst Alt